Çin'in Geleneksel Kültürünün Yenilikçi İfadesi: Boğaz Kültür ve Sanat Merkezi

Zong Wu Xu ve Pekka Salminen'in Tasarladığı Kültür Kompleksi, Çin'in Geleneksel Materyalleriyle İnşa Edildi

Boğaz Kültür ve Sanat Merkezi, Çin'in Fujian Eyaleti'nde, Fuzhou şehrinin Minjiang Nehri'nin güney kıyısında yer alıyor. Toplamda 153.000 metrekarelik bir alana yayılan merkez, çok fonksiyonlu bir tiyatro, opera evi, konser salonu, sanat müzesi, film ve televizyon merkezi ve merkezi kültür salonu olmak üzere altı ana bölümden oluşuyor.

Merkezin tasarımı, Çin kültürünün dünya çapında tanınan simgesi olan yasemin çiçeğinden esinlenmiştir. Beş ana bina, beş beyaz yasemin yaprağını oluştururken, Liangcuo Nehri de bir çiçek sapı gibi bu yaprakların arasından geçiyor. Birkaç küçük yaprak, Minjiang Nehri'ne derinlemesine uzanan bir su platformunu oluşturuyor. Tüm bu öğeler bir araya gelerek, "ay ışığı altında açan yasemin çiçekleri" özelliğinde büyüleyici bir Çin tablosu oluşturuyor.

Merkez, Çin'in geleneksel malzemeleri olan seramik ve bambu kullanılarak inşa edildi. Seramik, Çin kökenli bir malzeme olup bambu ise Çin ruhu ve yeteneğinin sembolüdür. Dahası, Fujian, seramik ve bambu üretim alanlarından biri olup, bu da malzemelerin üretim ve taşıma maliyetini büyük ölçüde azaltıyor.

Merkezin dış cephesinde 40.000'den fazla seramik çubuk kullanılırken, arka cephe için 36.000 seramik plaka kullanıldı. Bu nedenle proje, dünyanın en büyük seramik perde duvarlı binası olarak adlandırıldı. Ayrıca, proje, yerel taşkın kontrol tesisleri ile birlikte inşa edildi ve Liangcuo Nehri'ni tüm mimarinin bir parçası haline getirdi. Böylece bölgedeki toplu taşıma hatlarının eksikliğini doldurmak için gelecekteki metro bağlantısı için bir alan ayrıldı.

Boğaz Kültür ve Sanat Merkezi, 2021'de A' Mimarlık, Bina ve Yapı Tasarımı Ödülü'nde Platin ödülüne layık görüldü. Bu ödül, dünya çapında, olağanüstü ve son derece yenilikçi tasarımları, profesyonelliği, dehası ve toplumun refahına katkı sağlayan tasarımları tanır. Bir çağın belirleyici estetiğini ödüllendirirken, sanat, bilim, tasarım ve teknolojinin sınırlarını ilerletir, mükemmeliyeti aşar ve dünyayı daha iyi bir yer haline getirir.